Karan, yaptığı yazılı açıklamada, fındıkta yaşanan sorunların günübirlik müdahalelerle çözülemeyeceği, üreticinin umutsuz olduğunu öne sürdü.
Serbest piyasada fındık fiyatında birtakım oyunlar oynandığını ileri süren Karan, şöyle devam etti:
“Fındık sektöründe yaşanan fiyat istikrarsızlığının ana kaynağı sektördeki tekelleşme ve sonunda yaratılan sömürü kartelidir. Bu kartel gün geçmiyor ki yeni bir senaryo üretmekten geri kalmıyor. Daha önceki yıllardaki alım politikasını değiştirerek, sektörde ticaret yapan manavları devre dışı bırakmak için filmi yeni baştan yazmaya devam ediyor. Manavların kamyonlarını üç günde deposuna boşaltması, ödemeyi yavaşlatması ve fiyatı düşürmesi bu filmin bir parçasıdır.”
Rekabet Kurulunun devreye girmesini isteyen Karan, “Bu filmleri köydeki çiftçi görebilirken, acaba Rekabet Kurulu bunu görüp tespit edemiyor mu ya da tespit etmek istemiyor mu? Türk fındığı ve üreticisinin geleceği için artık bu tekelci zihniyete son verilmelidir. Fındık fiyatında yaşanan istikrarsızlık tekelleşmeden kaynaklanıyor ve bu duruma Rekabet Kurulu tarafından acilen önlem alınması gerekiyor.” ifadesini kullandı.
“Halen emanetin önüne geçemedik”
Karan, üreticilere de uyarılarda bulunarak, şunları kaydetti:
“Söyleye söyleye dilimizde tüy bitti ama halen emanetin önüne geçemedik. Emanete bırakılan bir kilo fındığın dahi tekelcilerin deposuna gittiğini unutmamalıyız. Üretici olarak emanete fındık bırakmaya devam ettiğimiz sürece sömürülmeye ve ezilmeye mahkumuz. Emanete fındık bırakan üreticilerimiz şunu iyi bilsinler ki teslim ettiği günkü fiyattan daha yukarı bir fiyata ürününü bozduramayacaktır. Sadece tekelcilerin ihtiyacını karşılayacaktır. Ayrıca emanete bırakılan her fındık, diğer üreticilerin hakkını gasp etmek demektir.”